Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Çevre sorunları Uygulama ve Araştırma Merkezi (ÇEVSAM) ile Türkiye Marmara Belediyeler Birliği ortaklaşa hazırlanan 5 Haziran Dünya Çevre Günü etkinlikleri kapsamında “Ondokuz Mayıs Üniversitesi’nde Sıfır Atık uygulamaları ve geleceği” konulu webinar ÇEVSAM Müdürü Prof. Dr. Yüksel Ardalı moderatörlüğünde gerçekleştirilmiştir. Dr Ardalı 5 Haziran çevre gününün önemini vurguladıktan sonra “Doğanın sınırlarını zorlayarak dengesini bozuyoruz, zamanımız çok kalmadı doğa ile dünya ile barış imzalamalıyız, sorunu saptadık artık harekete geçip çözüm yolu bulmalıyız” dedi. Sözlerine önceliğimiz zararlı emisyon gaz azaltımı, net sıfır emisyon ve kaynak verimliliği ile yenilenebilir enerjiye geçiş için yol haritasının belirlenmesi olduğunu hızlıca hareket etmemiz gerektiği şeklinde sürdürdü. Doğru politikalar ile hem azaltabilir hem de ekonomiye zarar vermemiş oluruz. Şu ana kadar insanlık olarak üzerimize düşeni yapamadık, dünya için bir şeyler yapmalıyız, bizi kurtaracak eylemler gerekmektedir diyerek ÇEVSAM ekibi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığından katılımcı ile sıfır atık lideri öğrencileri tanıttıktan sonra OMÜ rektörümüz Prof. Dr. Yavuz Ünal, “Yaşanabilir Üniversitenin Gelecek Hedefleri”ne ilişkin açılış konuşmasında söz aldı.
Rektör Yavuz Ünal, yaşayan-yaşanabilir bir dünya ve gelecek nesilleri yetiştirmek için farkındalık oluşturmayı amaçladıklarını söyledi. Bu dünyanın insanlara emanet olduğunu belirten Rektör Ünal, “Kâinat bizim mülkümüz değil, yaşamamız için gerektiği kadar tüketmemiz ve tükettiğimiz ürünlerin de kimsenin konfor alanına zarar vermemesi gerekir. Bu nedenle Üniversitemizde sıfır atık uygulamasını hayata geçirdik.” ifadelerini kullandı.
Rektör Ünal OMÜ’nün, sıfır atık uygulamalarıyla ülkemiz ve dünya için misyon üstlendiğinin altını çizerek “Geleceği doğrudan etkileyen ve yaşam imkânını ortadan kaldıracak bir sorunun çözümü konusunda misyon üstlenen akademisyenlerimizi ve öğrencilerimizi tebrik ediyorum.” dedi.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı sıfır atık envanter ve eğitim Çevre Müdürü Hülya Çakır, sıfır atığın önemini ortaya koyduktan sonra Türkiye’de gelinen nokta ile sıfır atık yaklaşımının atık, atık su ve emisyonun azaltılması, yeniden kullanılması, kompostlanması artık başka bir şey yapılamıyorsa geri kazanımın önemli olduğunu vurguladı ayrıca üniversitede sıfır atık alışkanlıklarımızı geliştirmek için yapılabilecek faaliyetler ve pandemi ile ortaya çıkan maske ve hijyen konusunda bilgilendirme yapmıştır.
Dr. Burcu Müderrisoğlu yaşanabilir kampüsün kentin yaşanabilir laboratuvarları olduğunu OMÜ’nün Samsun nüfusunun yaklaşık %4 lük payını aldığını birkaç mahallelik yaşayan evren-mikroevren olarak kentin gelişme hedeflerinde bir katalizör görevi üstlenmektedir. Kampüste arazi tüketimini ihtiyaçlarımızla sınırlamalıyız, doğal dengeyi koruyan bir tasarım, yaşam döngüsünde yeniden kullanımı ile desteklenmesi gerektiğini söyledi.
Özge Köksal, 1990 yıllarında üniversitelerin yeşillendirilmesiyle konuşulan yeşil üniversiteyi sürdürülebilirlik kavramını çevreye esas alarak uygulayan, sıfır karbon emisyonunu hedefleyen, su yönetimi ve tasarrufunu yapabilen, çevre dostu ulaşım sistemlerini tercih eden, yenilenebilir enerji kaynak kullanabilen, doğal kaynakların kullanımında çevreyi gözeten, geri dönüşüm odaklı, çevre ve canlı sağılığını ön planda tutan ve bunu eğitim ve araştırmalar ile destekleyen üniversite olarak tanımlamıştır. Üniversitemizde yapılan çalışmalar ile greenmetric üniversite sıralamasında altyapı, yerleşim, su ve katı atık, enerji ve iklim değişikliği, ulaşım ve altyapı ile eğitim konuları değerlendirildiğinde üniversitemizin 2017’den %69 diilimden % 44’lük dilime de yükselmesi üniversitemiz adına ümit vericidir.
Arş. Gör. Bilge Aydın Er ise sistemin kurulmasında üniversitemizde atık karakterizasyonu Dr. Ardalı liderliğinde yapıldığını vurguladıktan sonra bu oranı %46 ambalaj atık, %25 organik madde, %6 iri hacimli, %6 tibbi atık, %4 tehlikeli atık ve %14 diğer atık şeklinde belirlenmiştir. Koordinatörümüz liderliğinde sıfır atığın üniversitemizde kurulmasıyla %17 lik atık miktarında azalma olduğu ve 2030 ile 2050 hedeflerinin belirlediğini belirtti.
Dr. Elif Omca Çobanoğlu insanın hunharca kaynakları kullanıyorsa egosentrizm denir halbuki ekosentrizm olması gereken dünyası doğaya saygılı, ihtiyacı kadar kullanan bilinçli bir insan oluşturmak için eğitimin önemini vurguladı. Sözlerine bilinç çevresel farkındalık oluştururken bununla yeni beceriler kazanmak ve tabiiki bunu kullanmak önemlidir. ÇEVSAM adına bu konularda pek çok etkinlik gerçekleştirildiğini ifade etti.
Prof. Dr. Özen Kulakaç özgürleştirici bilme kavramının atık yönetiminde etkileşimini açıkladıktan sonra özgürlük doğayı hunhanca kullanma ötesinde kendi istemiyle hareket etmesi başka canlıların özgürlük alanına girdiğinde sınırlarını belirlemesi de gerekmektedir. Bu kavramın çevreyi eleştirel olarak incelemek olduğunu çevre hareketlerinin özgürleştirici bilme olduğunu söyledi. Özgürleşmiş insanın bir problemi çözmesi anlamına geldiği tabi ki bunun için bilmenin ötesine geçerek farkındalık ve bilinçlenmenin eyleme geçirme boyutunda olma durumu şeklinde açıkladı.
Sıfır atık liderler Emre Candan ve Özge Öztürk “OMÜ sıfır atık liderleri yetiştiriyor” projesine katıldıklarını mezun olduktan sonra aldıkları eğitiminin önemini kavradıklarını ve bu konuda algılarının açıldığını, çevrelerini de bilinçlendirdiklerini ve gelecek nesillere aktardıklarını ifade ettiler.
Dr. Ardalı tüm katılımcılara ve OMÜ rektör değerli liderlik ve duyarlılıklarından dolayı teşekkür ederek gelecekte hem üniversitemiz hem de ülkemiz adına bu konularda katedilmesi gereken uzun bir yol olduğunu belirterek bunu el birliğiyle yapabiliriz dedi ayrıca üniversitemiz rektör bey gibi çevreye duyarlı ve bunu da eyleme dönüştürebilen bir lider olmasının üniversitemiz adına şans olduğunu, ve ÇEVSAM ekibi adına her zaman çevreyi gözeten ve koruyan yaklaşımlara çalışmalar içinde bulunacaklarını belirterek 5 Haziran Dünya Çevre gününü kutladı.